Aileler sağlam olan konutlarına bile hâlâ giremiyor, bahçeye kurulan çadırlarda ömür devam ediyor. Ebeveynler, çocuklar yaşadıkları travmayı atlatmaya çalışırken devam eden artçı sarsıntılar bunu çok da kolaylaştırmıyor. Bilindiği üzere bölgeden göç bugünlerde azaldı. Yeniden de şimdi dönmeyenler var. Bölgeden ayrılmayanlar ise öğretmenler. Köy Okulları Değişim Ağı (KODA) sarsıntı öncesinde bu öğretmenlere odaklandığı için köylerdeki durumu yakından takip eden bir sivil toplum kuruluşu.
Afet bölgesinde KODA’nın teğe bir çalıştığı 268 köy okulu öğretmeni var. Zelzele sonrasında köylerdeki durum hakkında en sıcak bilgilerin kaynağı onlar. KODA, birkaç hafta evvel Suna’nın Kızları Topluluğu’nun takviyesiyle köylere gitmiş ve tahlil yapmıştı. Artık de bu çalışmanın son raporunu yayınladılar. Raporda köylerdeki durumu öğretmen, çocuk, kız çocuklar, aileler odağında ele aldılar.
ÖĞRETMENLERİN YÜKÜ AĞIR
KODA Eş Yöneticisi Menekşe Canatan’ı arayıp köylerdeki durumu sordum. “Durum çok değişkenlik gösteriyor. Bariz olan birkaç nokta var. Öğretmenlerin yükü çok ağır. Çadır kentlerdeki sorumluluk öğretmenlerde. Çadırdaki kişi sayısından gün içinde aktivitelerin saatlerine, eğitim süreçlerine kadar her şey onların omuzlarında. Bölgede kalmaya devam etmek isteyen öğretmenler var lakin ‘Kendi yasımızı tutamadan, uyum süreçlerinde önemli bir yük altındayız’ diyorlar. Onlar da travmayı atlatmaya çalışıyor” karşılığını verdi.
Elbette bu kadar süratli bir düzgünleşme beklemek mümkün değil. Canatan’ın altını çizdiği mevzu öğretmenlerin konaklama sorunları. Pekala KODA ne yapıyor?
İLK ETAPTA 70 KÖYE GİDİLECEK
Menekşe Canatan, üç sivil toplum kuruluşuyla düzgünleştirme projeleri hazırladıklarını söylüyor. Bir yandan bu yıl imtihana girecek öğrenciler için çadırlarda kurslar açtıklarını, bir yandan da kalıcı, uzun soluklu programlar için hazırlık yaptıklarını anlatıyor. Diyor ki, “Şu anda köylerde farklı kuruluşların gerçekleştirdiği dokun kaç projeler var. Sabit takımlarla uzun vadeli adımlar atmak lazım. Köy sosyolojisi dediğimiz durum değerli. Yıkım olmayan köyler göç almış durumda. Buna uygun eğitim altyapısı oluşturmak lazım. Ulusal Eğitim Bakanlığı ile irtibat halinde gerçek datayı alıp planlama yapmak üzere çalışıyoruz.”
Canatan’ın bahsettiği uzun vadeli projelerden ikisi şekillenmiş. Pilot çalışma için Hatay’da gruplar çalışıyor. Fon da bulduklarını söylüyor Canatan. Projeyi ise şöyle anlatıyor:
“12 arkadaşımız pilot bölgede çalışacak. İstekli eğitimleri verilecek. Akşamları anne çemberleri yapılacak. Babalarla durum özelinde çalışılacak. Öğretmenlerle travma sonrası çocuklarla nasıl çalışılır diye bir ortaya geleceğiz. Kız çocuklarının aile içindeki yük dağılımında zorlukları var. Sivil Toplum Takviye Vakfı ile birinci çalışmaya başladık. Tecrübeli köy öğretmenleri, hala misyonda olan genç meslektaşlarına mentörlük verecek. 70 köyden başlanacak. Sonra artacak. Hatay’dan sonra Adıyaman ve Kahramanmaraş’a gidilecek.”
RAPORDA ÖNE ÇIKAN SONUÇLAR
– Afet öncesi bölgede misyonlu olan ve hala misyonuna devam eden öğretmenlerin verimli çalışabileceği ortam oluşturulmalı.
– Çocukların oyun ve eğitim haklarına erişebilmeleri için, ruhsal ve duygusal takviye ve rehberlik faaliyetlerine erişebilecekleri bir eğitim ortamı yaratılması kritik değer taşıyor. Odak kız çocuklarına çevrildiğinde eğitime erişimin daha da problemli olduğu ortaya çıkıyor
– Kendi travma ve yas süreçlerini yaşayan ailelerin psikososyal dayanağa gereksinimleri var.
– Barınma sorunu acilen giderilmeli.
PETROL OFİSİ’NDEN ‘GÜCÜMÜZ ONLARLA’ MESAJI
TÜRKİYE’de bayan futbolu, son yıllarda başarılarıyla dikkat çekiyor. Petrol Ofisi Kümesi da, Fenerbahçe ve Galatasaray bayan futbol ekiplerinin sponsoru olarak değerli destekçilerden. Şirket futbolcuların potansiyellerine ve yaratabilecekleri tesire vurgu yapmak üzere yeni reklam sineması “Gücümüz Onlarla”yı yayınladı. Sinemada her iki ekibin oyuncularının maçın kırılma anlarında formalarının göğsünde yer alan kurda dokunarak içlerindeki gücü açığa çıkardığı sahneler dikkat çekiyor.
Petrol Ofisi Küme CMO’su Sinan Seha Türkseven, reklam sinemasıyla futbolun “iyi” yanlarını ortaya koyan bayan futbolunun hem toplumların gelişimi hem de spor iktisadının sağlıklı ilerleyişi açısından çok değerli olduğunu söylüyor. Türkseven farkındalık yaratma amacına vurgu yaparak, “Fenerbahçe ve Galatasaray üzere iki büyük toplulukla birlikte toplumsal farkındalık ve toplumsal yarar için çalışmak bizim için çok pahalı. Formalardaki Petrol Ofisi’nin simgesi ‘Asena’ ile saha içinde de futbolcuları yalnız bırakmayıp onların itici gücü olduğumuzu vurguluyoruz. Farkındalık yaratıyoruz” diyor.