İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, TV100 canlı yayınına katıldı, gündeme ait soruları yanıtladı.
Akşener’in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
‘KAZANIYORUZ’: Sokaktaki gözüm (Eşi Tuncer Akşener) Haziran Seçimi’nde gelip ‘Meral 500 bin fark atacağız’ dedi. Yav kardeşim kafayı mı yedin? 100-150 bin bekliyoruz lakin 500 bin ne… Sonra 805 bin fark olunca ‘Tuncer sen bunu nereden gördün?’ ‘Belediye otobüsünü beklerken orada gördüm, değişen fikirleri gördüm’ dedi. Eşim ‘geliyorsunuz’ diyor sonra dönüp ‘kazanıyoruz’ diyor. Vatandaş onu tanımadığı için otobüste konuşuyorlar.
İSTER 1, İSTER 2. CİNS OLSUN: Anketlerin ortalamasına baktığımızda kimisine nazaran Kılıçdaroğlu 1. tıpta geçemiyor, kimisine nazaran 1. tıpta geçiyor ya da 2. tipe kalıyor. Ortak bir şey var; ister 1. ister 2. çeşide kalsın Kılıçdaroğlu kazanıyor. Anketlerin ortak noktası bu.
95 SEÇİMİ ÜZERE OLACAK: Benim bir savım var; 1995 seçimleri gibi olacak. 3 parti yani AK Parti, CHP, İYİ Parti ya da İYİ Parti, CHP, AK Parti halinde sistem dizilebilecek. Ortadaki puan farkları 3-5’tir bilemiyorum. Bundan sonra öbür siyasi partiler gelecek.
SAYGISIZLIK YAPMAM: Sandıktan çıkan sonucu tartışamazsın. Tahkir etmek üzere bir saygısızlığı yapamam.
KONUŞMA HAKKIM YOK: (Eski bakan Sadullah Ergin’in DEVA kontenjanından CHP Ankara 1. Bölge’den aday gösterilmesi) Altılı masadaki ittifak sistemi üzerinde konuşma hakkını kendimde bulmuyorum. CHP ve DEVA Partisi masaya oturup ortak bir liste üzerinden çalıştıkları herkes tarafından biliniyor. DEVA Partisi’nin verdiği aday isimlerini CHP kıymetlendirdi. Niçin bu türlü değerlendirdiniz deme üzere bir hakkım yok. Amma velakin bu seçmenin iştiyakını anlamak mecburiyetimiz var. Seçmenin oyunu almak istiyorsak o insanı duymak, anlamak ve ikna etme mecburiyetimiz var. Sadullah Ergin, CHP ve DEVA yöneticilerine düşen o seçmeni ikna etmektir. Üstten parmak sallamak değildir.
İDRİS NAİM ŞAHİN: (İdris Naim Şahin’in ÂLÂ Parti’den Ordu milletvekili adayı gösterilmesi) İdris Naim Şahin, Erdoğan’ın yakınında bulunan bir şahıs. PKK ile uğraş etmiş bir şahıs, o vakit Tahlil Süreci’ne karşı çıkmış. O devir basına bakarsanız vazifeden alınmasını Abdullah Öcalan’ın istediği argüman edilmişti. Bahçeli misyondan alınmayı eleştirmiş, İdris Naim Şahin’in ardında durmuştur. Aytun Çıray’ın FETÖ’cülük argümanı üzerinden yürürsek şayet Şahin’in bir şaibesi varsa rastgele bir tahkikat açılmadıysa güvenmek zorundasınız. Benim hakkımda açıldı, Şırnak’ta bir kişinin argümanları üzerine dava açıldı. Sözüm alınmadı. Ben sanık mıyım, şahit mıyım bilmiyorum? Buğra Kavuncu hakkında da FETÖ suçlaması yapılmıştı. Mahkemeye gitti. Artık dalga geçiyorum ‘İçimizde FETÖ suçlamasından aklanan tek siyasetçi sensin’ diye…
İLGİNÇ BİR ARKADAŞ: (İYİ Parti Elazığ 1. sıra adayı) O farklı bir arkadaştır, ön seçimle çıktı. Bu arkadaş 10,5 yıl mahpus yatmış bir davacıdır. 15 Temmuz’dan sonra 33 kişi tutuklandı, İrfan Sönmez’de takipsizlik aldı, beraat aldı.
AYRINTILAR GELİYOR…