Kentte Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Vilayet Müdürlüğü’nün sarsıntıda hasar gören ve 1’i iş makinesiyle yıkılan 4 yapıdan oluşan hizmet binasında İstanbul Barosu’na kayıtlı avukat Ömer Meşe, yaklaşık 15 gündür nöbet tutuyor.
Meşe, enkazda vilayet merkezi ve bütün ilçelerin yapı kontrol raporları, beton analizleri, zelzele dayanıklılık testleri ile zelzele sonrası yargılama sürecine ışık tutacak, sorumluların tespitine yarayacak ıslak imzalı dokümanlar olduğunu kaydetti.
DOSYALARI TOPLAYIP, SAVCILIĞA TESLİM EDİYOR
Enkazdan molozların altından evrakları çıkardığını belirten avukat Ömer Meşe, “Hasarlı binanın yıkılan kısmından ve yıkılacak binadan 500 civarında klasör ve 20-30 çuval evrak çıkarıp, isimli merciye teslim edildi. Savcılıktan muhtemel dış etkenlerin riskine binaen buranın güvenlik şeridine alınması, enkaz önünde bir emniyet tahsisi yapılmasını rica etmiştim ancak bugüne kadar bu manada çalışma olmadı. Nöbetimin 15’inci günü. Bu enkazın korunaklı, çatılı alana nakli kelamı verilmişti fakat şu saat prestijiyle bu türlü bir çalışma yok” dedi.
Evrakın bulunduğu binanın yıkılmasını engellemek için İstanbul’dan geldiğini lisana getiren Meşe, “Fakat buraya geldiğimde enkazın üstünde iş makinesi vardı. Artta şimdi yıkılmayan tek katlı binadaki evrakı birinci 2 gün nöbetle koruma altına aldık, düzenledik, sonraki gün savcılığa teslim ettik. Sonrasında da buranın korunaklı alan tahsisi için talepte bulundum ancak gerçekleşmedi. Şimdi bir takım de tahsis edilmedi. Ben kendi imkanlarımla burada yola saçılan enkaz üstündeki ya da insan eliyle kaldırılabilecek taş yahut demirlerin altındaki klasörleri topladım” diye konuştu.
‘DİJİTAL DATALARIN KANIT YETERLİLİĞİ TARTIŞMALI’
Avukat Ömer Meşe, “Hatay’da şimdi arama kurtarma faaliyetleri devam ederken, hala enkaz altında ömür belirtileri varken, çok elzem olmayan bir formda ve hiç gereği yokken, üzerindeki şaibe hiçbir biçimde giderilmeden hatta bunun izahı dahi yapılmadan buranın yıkılmasının bir manası yok ama geçmiş deneyimlerimize nazaran de çok bariz bir niyeti var. Niyet okumak istemiyoruz fakat her şey de açık aslında. Buradaki dokümanların dijital ortama yedeklendiği söyleniyor, bakanlığın açıklaması da bu halde ancak kimi soruların yanıtı açıkta kalıyor. Şayet yepyeni ortama yedeklendiyse bu kompleks, kamu binası neden gereksiz olduğu sav edilen belgelerin deposu olarak kullanılıyor, neden bugüne kadar hukuksal prosedüre nazaran imha edilmiş değil? Kaldı ki dijital bilgilerin kanıt yeterliliği her halükarda tartışmalıdır. Bunu bütün hukukçu arkadaşlarımız bilir. Manipüle edilmeye çok müsait delillerdir. Kaldı ki şimdi zelzelenin infiali ve gergin ortamı bu kadar barizken, çabucak burayı yıkma teşebbüsünün uygun niyet barındırmadığı çok aşikardır, diye düşünüyorum” dedi.