ELİF ALTIN/ İSTANBUL- Ailesi tarafından 5 yıl evvel yeterli bir bakım görebilmesi için Büyükçekmece’de özel bir bakımevine yerleştirilen Mehmet Eres, 24 Haziran 2022’de hayatını kaybetti. Olağan vefat bilgisi verilmesi üzerine Mehmet Eres’i defneden aileye, zımnî numaradan arayan bir kişi vefatın kuşkulu olduğunu, bakımevindeki kamera kayıtlarını izlemesi gerektiğini söyledi. Baba Murat Eres, kamera kayıtları verilmeyince oğlunun vefatının kuşkulu olduğu argümanıyla savcılığa başvurup otopsi yapılmasını istedi. 10 gün sonra mezar açılarak Mehmet Eres’in cesedi otopsi için İsimli Tıp Kurumu’na gönderildi. Otopsi sonucu beklenirken aile kurum ve kurumda vazifeli hasta bakıcı hakkında “işkence” ve eziyet” kabahatlerinden şikayetçi olurken 1 milyon TL’lik de tazminat davası açtı.
Soruşturma başlatıldı
Dava dilekçesinde, savcılık aracılığıyla kurumdan istenen manzaralarda Mehmet Eres’in çabucak ölmeden evvelki anlarına ilişkin imgelerin yer aldığı belirtildi. İmajlarda, Mehmet Eres’in evvel plastik bir sandalyeye zorla oturtulduğu, ellerinin ve ayaklarının bağlandığı, bu biçimde otururken hemşirelerin gözü önünde başının ve göğsünün yumruklandığı, sandalyenin ayakları havaya kalkacak derecede boğazının bir havluyla sıkıldığı argüman edildi. Dilekçede, Eres’in bu haldeyken dakikalarca şiddete maruz bırakıldığı anlatıldı.
Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı, argümanlara ait soruşturma başlatıldığını ve olayla ilgili otopsi raporunun beklendiğini duyurdu.
‘Gülerek vefat etti’ demişler
Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nın önünde açıklama yapan Mehmet Eres’in halası Emel Şen, “Bir bakım konutunda 20 yaşındaki bir genç vefat ediyor, yeğenim. Küçük yaşta annesi bırakıp gittiğinden ötürü ben bakıyordum. Cenazeyi gömene kadar şüphelenmedik zira kurum bize bununla ilgili yaptığı açıklamada, ‘Çocuk kriz esnasında uykusunda gülerek vefat etti’ dedi. Dehşet verici eziyetleri var. Yatağına yatırılırken bile zıt kelepçe yapılmıştı. Bu imgelere kim sessiz kalır?” dedi.